düzensiz menstrüasyon tanımlanmış ne demek?

Düzensiz Menstrüasyon (Adet Düzensizliği)

Düzensiz menstrüasyon veya adet düzensizliği, bir kadının adet döngüsünün normalden farklı seyretmesi durumudur. Bu farklılıklar; adet kanamasının sıklığı, süresi, yoğunluğu veya adet döngüsünün uzunluğunda görülebilir.

Düzensiz menstrüasyonun belirtileri şunlar olabilir:

  • Adet Sıklığında Değişiklik: Adetlerin çok sık (21 günden kısa aralıklarla) veya çok seyrek (35 günden uzun aralıklarla) olması.
  • Adet Süresinde Değişiklik: Adet kanamasının normalden kısa (2 günden az) veya uzun (7 günden fazla) sürmesi.
  • Adet Yoğunluğunda Değişiklik: Adet kanamasının normalden çok az veya çok fazla olması.
  • Ara Kanamalar: Adet dönemleri arasında lekelenme veya kanama olması.
  • Adet Yokluğu (Amenore): Normal adet döngüsüne sahip bir kadının ardışık olarak 3 veya daha fazla adet dönemi yaşamaması.

Düzensiz menstrüasyona neden olabilecek çeşitli faktörler bulunmaktadır. Bunlardan bazıları:

  • Hormonal Değişiklikler: Ergenlik, menopoz, hamilelik veya emzirme gibi dönemlerde hormonal dengesizlikler adet döngüsünü etkileyebilir.
  • Stres: Yoğun stres, adet döngüsünü düzenleyen hormonları etkileyebilir.
  • Kilo Değişiklikleri: Aşırı kilo alma veya verme, hormonal dengesizliklere yol açarak adet düzensizliğine neden olabilir.
  • Polikistik Over Sendromu (PKOS): PKOS gibi hormonal bozukluklar adet döngüsünü etkileyebilir.
  • Tiroid Problemleri: Tiroid bezinin az veya çok çalışması adet düzensizliğine neden olabilir.
  • Rahim veya Yumurtalık Sorunları: Miyomlar, polipler veya yumurtalık kistleri gibi sorunlar adet döngüsünü etkileyebilir.
  • İlaçlar: Bazı ilaçlar (örneğin, doğum kontrol hapları, antidepresanlar) adet döngüsünü etkileyebilir.
  • Egzersiz: Aşırı egzersiz yapmak, adet döngüsünü etkileyebilir.
  • Beslenme Bozuklukları: Anoreksiya veya bulimia gibi beslenme bozuklukları adet düzensizliğine neden olabilir.

Düzensiz menstrüasyonun altında yatan nedeni belirlemek için bir doktora başvurmak önemlidir. Doktor, fiziksel muayene, tıbbi öykü ve gerekli testlerle (kan testleri, ultrason gibi) tanı koyabilir ve uygun tedavi yöntemini belirleyebilir.